Elektronik radyasyonun uzayda
almış olduğu yol elektromanyetik dalga şeklinde tanımlanabilmektedir. Uzayda yol alabilen titreşim şeklinde de
tanımlanır. Bu tür dalgaların bulunuşu İngiliz fizikçi James Clark Maxwell ve Alman
bilim adamı Heinrick Hertz’in çalışmalarına dayanmaktadır. 1865 yılında Maxwell’in
konuya dair yasa niteliğinde olan ünlü ‘4
denklemi’ buluşu ve Hertz’in bu denklemleri deneyleriyle kanıtlaması günümüzde
elektromanyetik dalga kavramının varoluşuna da sebep olmuştur.
Elektromanyetik ismi, elektrik alan ve manyetik alan kavramlarının
birleşiminden gelmektedir. Bir elektromanyetik dalga, birbirine dik açılarda,
aynı frekanstaki elektrik ve manyetik alanın oluşturduğu bir bütündür.
Elektromanyetik alan ve
elektromanyetik dalga başlığı altında birçok kaynak mevcut olup istenilmesi
halinde yararlanılması mümkün olabilmektedir. Bundan ötürü yazının devamında
fazla teknik detaya inilmeden, oluşan elektrik ve manyetik alanın insanlar
üzerinde bırakmış olduğu zararlı etkiler üzerinde durulacaktır.
Günlük yaşantımızda kaçınılmaz
olarak kullandığımız elektronik araç ve gereçlerin yaymış oldukları
elektromanyetik dalgalara maruz kalınması durumunda insan vücudu üzerinde
olumsuz etkileri mümkün olabilmektedir.
Bu olumsuz etkiler hemen hemen tüm elektronik cihazlarda mevcut olmakla
birlikte, maruz kalınan elektromanyetik dalganın gücü hangi seviyede olursa
olsun zararlı olduğu bilinmelidir.
Elektromanyetik dalgalar
vücuttaki dokulara ısıtarak veya kimyasal değişimlere yol açarak zarar verirler.
Yüksek güçlü elektromanyetik dalgalar ısıya bağlı zarar verirken, düşük güçlü
elektromanyetik dalgalara uzun süre maruz kalınmasıyla da dokularda kimyasal
değişmeler nedeniyle zararlı etkiler ortaya çıkar. [1], [2]
Elektromanyetik Dalga
Çeşitleri ve Özellikleri
Elektromanyetik dalgalar dalga boylarına
göre belli bir frekans aralıklarında sınıflandırılmaktadır. Elektromanyetik
dalgalarda mevcut olan dalga boyu kavramı iki tepe noktası arasındaki mesafeye
verilen isim olarak tanımlanır. Birim zamanda geçen tepe noktası ise frekansla
tanımlanmakta. Bütün dalga çeşitleri eşit hızda (ışık hızı, 300 km) yayılmakla
birlikte frekans aralığı tamamen dalga boyu ile alakalıdır. Buna göre, kısa
dalga boyuna sahip dalgalar yüksek frekansa, uzun dalga boyuna sahip dalgalar
ise düşük frekansa sahiptir. Ayrıca kısa dalga boylarına sahip elektromanyetik
dalgaların uzun dalga boyuna sahip elektromanyetik dalgalara göre de daha fazla
enerjiye sahip olduğunu söyleyebiliriz. Bu özellik insanlar açısından son
derece önemlidir. Çünkü elektromanyetik dalganın taşıyacağı enerjinin miktarına
bağlı olarak, çeşitli hastalıklarla (kanser, baş ağrısı, görme bozuklukları
vb.) baş edilmek zorunda kalınabilir.
Elektromanyetik dalga çeşitlerini
düşük enerjiliden başlamak suretiyle şu şekilde sıralayabilmemiz mümkündür;
1-Radyo Dalgaları: Dalga boyu en büyük olan elektromanyetik
dalgalardır. Günümüzde en çok FM adı verilen radyo dalgaları kullanılmaktadır. Radyo dalgalarının taşıdığı enerji çok
küçük olduğundan canlı sağlığı üzerinde herhangi bir zararı yoktur.
2-Mikro Dalgalar: Yemek pişirmekte de kullanılan bu dalgalar
evlerde yemek yapımında çok kullanılan bir kavramdır. Ayrıca telefon ve
bilgisayarda veri transferi gibi iletişim amaçlı olarak da kullanılır. Işık,
toz ve yağmurun içinden kolaylıkla geçebildiği için uzaydan dünyayı görüntüleme
amaçlı da kullanılır.
3-Infrared Işınlar: Tüm sıcak cisimlerin yaydığı gözle görülemeyen
elektromanyetik dalgalardır. Bitkiler, hayvanlar, eşyalar ve vücudumuz
kızılötesi ışınlar yayar. Canlı dokuların aşırı kızılötesi ışına maruz kalması,
yanmalarına neden olabilir. Tıpta, tümörlerin aranmasında kullanılır.
Endüstride ise bilinmeyen maddelerin hangi madde olduğunun anlaşılmasında
kullanılır. Ayrıca
TV'lerin uzaktan kumandalarında ve gece görüş sistemlerinde kullanılır.
4-Görünür Işık: Elektromanyetik dalgaların görülebilen tek türüdür.
Çeşitli renklerde kendini gösterir. Bu renkler, mor, mavi, yeşil, sarı, turuncu
ve kırmızıdır. Dalga boyu kırmızıdan mora doğru azalma gösterir. Tüm bu renkler
bir araya geldiğinde dalga boylarının toplamı görünür ışığı oluşturur.
5-Ultraviyole Işınları: Ultraviyole ışınlar insan gözüyle görülmez.
Ultraviyole
ışınlarının canlılar üzerinde hem yararlı hem de zararlı etkileri vardır.
Kemik gelişimi için çok önemli olan D vitamininin vücutta kullanılabilir hâle
gelmesi için vücudun güneşten gelen ultraviyole ışınlara ihtiyacı vardır.
Vücut bu ışınlara fazla maruz kaldığında ise yanıklara, kırışıklıklara ve ilerleyen
safhalarda cilt kanserine neden olabilir. Ayrıca ultraviyole ışınlar
mikropları da öldürür. Bu sebeple, hastanelerin ameliyat odalarında mikropları
yok etmek için ultraviyole lambalar kullanılır.
6-X Işınları: Yüksek enerjili ve çok küçük dalga boylu ışınlardır. X ışınları birçok maddeden
geçebilir. Maddeler X ışınlarını farklı miktarlarda soğurur. Örneğin, kemik
dokusunda daha fazla, et dokusunda daha az soğurulur. Bu nedenle tıptaki bir alan
olarak gelişen röntgen uzmanlığı çok dikkatli çalışır. X ışını cihazları, hava
alanları gibi yerlerde güvenlik amaçlı olarak valizleri açmadan içlerinin
kontrol edilmesinde de kullanılır. X ışınları kurşundan geçemez. X ışınlarından
korunmanın gerektiği durumlarda kurşundan yapılmış malzemeler kullanılır.
7-Gama Işınları: Çok yüksek enerji ve çok daha küçük dalga boyuna
sahiptirler. Atomların parçalanması ve bozunması sonucu açığa çıkarlar. Birçok maddenin
içine kolayca nüfuz edebilir. Gama ışınları tıpta kanserli hücrelerin yok
edilmesinde kullanılmaktadır. Gamma ışınları kullanılarak yiyeceklerdeki
zararlı bakteriler yok edilir. Gamma ışınlarına maruz kalan yiyecekler bu
ışınları üzerlerinde tutmaz. Bu nedenle gamma ışınından geçirilmiş yiyeceklerin
yenilmesinde bir sakınca yoktur. Tüm bunların yanı sıra bu ışınların doğru
kullanılamaması durumunda zarar verebilmektedir.
ELEKTROMANYETİK TAYF
|
||||
ELEKTROMANYETİK
DALGALAR
|
ÖZELLİKLER
|
|||
Dalgaboyu
|
Aralık genişliği
|
|||
< 0,02 nm
|
> 15 EHz
|
> 62,1 keV
|
sonsuz
|
|
0,01 nm – 10 nm
|
30 EHz – 30 PHz
|
124 keV – 124 eV
|
3
|
|
10 nm – 400 nm
|
30 PHz – 750 THz
|
124 eV – 3 eV
|
1,6
|
|
390 nm – 750 nm
|
770 THz – 400 THz
|
3,2 eV – 1,7 eV
|
0,3
|
|
750 nm – 1 mm
|
400 THz – 300 GHz
|
1,7 eV – 1,24 meV
|
3,1
|
|
1 mm – 1 m
|
300 GHz – 300 MHz
|
3
|
||
1 m – 100.000 km
|
8
|
|||
Modern teknolojiyle birlikte
insanların kullanımına sunulan elektronik cihazların büyük bir kısmı elektromanyetik
dalgaların kullanılmasıyla kullanılmaktadır. Örnek verecek olursak radyo,
televizyon, cep telefonu gibi cihazların kullanımında (radyo dalgaları), CD ve DVD’lerin çalıştırılmasında (lazer ve ışık), tıp dünyası (röntgen
vb.) ve havaalanı (x ray vb.) gibi alanlarda (X ışını) bu dalgalara ihtiyaç duyulmaktadır.
Hayatımızın hemen hemen her
alanında kullanmak zorunda olduğumuz elektromanyetik dalgalar, birçok yararının
olmasının yanında zararları da beraberinde getirebilmektedir. Bu zararlar
elektromanyetik dalgaların taşıdığı enerjiyle doğru orantılı olarak
değişebilmekte ve taşınan enerjiye bağlı olarak da bu kritik bir hal
alabilmektedir. Bununla ilgili dalga çeşitlerine yukarıda kısa kısa değinildi
ve ilgili tablolarda da hangi dalga çeşidinin daha zararlı olduğu
gösterilmektedir. Bununla ilgili olarak radyo dalgalarının düşük enerjili
olmasından kaynaklı diğer dalga çeşitlerine göre daha az zararlı olduğu
düşünülmektedir. Ancak bu enerji miktarının artmasıyla, tam tersi bir durum
meydana gelmesi de söz konusu olabilmektedir. Örneğin, X ışını ve gama ışını
gibi yüksek enerjili dalgalar canlılarda yaşayan hücrelere zarar verebilir
hatta öldürebilir. Daha ötesi DNA yapısında değişiklik yaratarak kansere yol
açabilir. Günümüzde hasta insanların tanı amaçlı çektirmiş oldukları
röntgenlerde X ışınlarının kullanıldığı düşünülürse de maruz kalınan
radyasyonla farklı hastalıklara da sebebiyet verildiği söylenebilir. Dolayısıyla
da bu tip tedavi yöntemleri asgari seviyede kullanılmalı veya X ışınını
geçirmeyen özel kurşundan yapılmış aparatlar kullanılmalıdır. Yine yaz
aylarında maruz kalınan güneş ışınlarından mümkün mertebe korunulmalıdır. Güneş
ışınları gibi ultraviyole ışınlarının vücuda sağlamış olduğu D vitaminin
yanında, aşırısı ise cilt kanseri gibi farklı hastalıkları da beraberinde
getirebilmektedir. Dolayısıyla da bunun önüne yine korunarak yani özel cilt
kremlerinin kullanılmasıyla geçilebilir.
KAYNAKLAR
1- https:// www.who.int/inffs/fact182 .html
2- https:// www.cnn. com/ HEALTH/
3- https://tr.wikipedia.org/wiki/Elektromanyetik_radyasyon
.png)
By
23:01



0 yorum